28 Nisan 2010 Çarşamba

GÜNÜMÜZ RADAR TEKNOLOJİSİ


Andolsun, Biz Davud'a tarafımızdan 
bir fazl (üstünlük) verdik. "Ey dağlar,
onunla birlikte (Beni tesbih edip) yankıyla 
ses verin" (dedik) ve kuşlara da 
(aynısını emrettik). Ve ona demiri 
yumuşattık.
(Sebe Suresi, 10)


Biz onu(n hükmünü) hemen Süleyman'a 
bildirmiştik; (zaten) her birine hüküm
ve ilim vermiştik. Davud'la beraber 
tesbih etsinler diye, dağları ve kuşları 
buyruk altına aldık. (Bütün bunları) 
yapan Bizdik.
(Enbiya Suresi, 79)


Bunun üzerine Biz rüzgarı onun emrine 
verdik. Onun emriyle istediği yere
yumuşacık akardı.
(Sad Suresi, 36)
Yukarıdaki ayetlerde Hz. Davud ve Hz. Süleyman'a sunulan üstünlüklerden bahsedilmekte ve her birine Allah Katından ilim verildiği bildirilmektedir. Bu peygamberlere verilen ilimle ilgili ayetlerde geçen ifadeler, elektromanyetik dalgaları yansıtma yöntemiyle çalışan, günümüz radar teknolojisine işaret ediyor olabilir. (Doğrusunu Allah bilir.) Sebe Suresi'nin 10. ayetindeki "yankıyla ses verin" olarak çevrilen ve "sesin geri dönmesi, tekrarlanması" anlamlarına gelen "evvibi" kelimesi, yankılama üzerine kurulu radar teknolojisini hatırlatmaktadır.
Radar, sabit ya da hareketli cisimlerin yerlerini, hızlarını ve yönlerini tespit etmek için kullanılan, mikrodalga yansıtma metodu ile çalışan bir tespit cihazıdır.36 Radarın çalışma prensibi ses dalgasının yansımasına çok benzer. Örneğin dağlık bir vadide veya mağarada bağıran bir kişi, sesinin yankısını geri işitir. Eğer sesin havada yayılma hızı biliniyorsa, sesin çarptığı cismin uzaklığı ve genel yönü de hesaplanabilir.

Polonya, Varşova'nın radar sistemi ile elde edilen görüntüsü.

Yeni Zelanda'daki havayolları
trafiği kontrolünde
kullanılan radar.
Radar sisteminde de, elektromanyetik enerji sinyalleri benzer bir tarzda kullanır. Mikrodalga frekansındaki sinyaller bir cisme gönderilir ve bu cisimden yansıyarak tekrar geri döner. Radara geri dönen bu kısma, "yankı" adı verilir. Radar cihazı da, bu yankıyı yansıtan cismin yön ve mesafesini tespit etmek için kullanır.37 Aslında radyo, televizyon ve insan gözü de elektromanyetik enerjiyi kullandıkları için radar sistemlerine benzerlik gösterir; fakat frekansları farklıdır. Ayrıca radarlar, bu örneklerdeki gibi doğrudan iletilen enerjiyi kullanmak yerine, "yankı"adı verilen yansıtılan enerjiyi kullanırlar.38 Yankılanan sinyaller radar alıcısı tarafından sayısal değerlere çevrilerek, "yankı depolarında" veri olarak kayıt edilir. En sonunda bu veriler işlemden geçirilerek görüntüye dönüştürülür.39
Diğer taraftan Sebe Suresi'nin 10. ayetinde demir için "yumuşattık" anlamına gelen "elenna" fiilinin kullanılması da son derece hikmetlidir. Çünkü günümüzde, yeryüzündeki en güçlü, sert malzemelerden biri olmasına rağmen, demir için "yumuşak" sıfatı da kullanılmaktadır. Fiziksel olarak sert olmasına rağmen, manyetik özellikleri nedeniyle "yumuşak demir" diye tanımlanan bu demir çeşidi, özellikle radar ve uydu teknolojilerinde kullanılmaktadır.40 Yumuşak demir, manyetik alanı daha güçlü hale getirmesi ve istenildiği şekilde açılıp kapanabilmesi bakımından tercih edilmektedir.
Yumuşak demirin kullanılmasıyla, elektromanyetik sinyallerin havada istenildiği şekilde yönlendirilmesi bakımından, Sad Suresi'nin 36. ayetinde bildirilen, rüzgarın Hz. Süleyman'ın "emriyle istediği yere yumuşacık akması"na işaret ediliyor olabilir. (Doğrusunu Allah bilir.)

Solda, 1960'larda ABD-Florida'da inşa edilen bu
radar, denizaltılardan fırlatılan balistik füzelerin tespiti
için kullanılmıştır.
Sağda, 2 Mart 1999 tarihinde alınan bu uydu
fotoğrafında (sağda) Amerika, Ohio üzerindeki bulutlar
görülüyor. Uydu ve radar teknolojilerinde manyetik
özelliği sebebiyle "yumuşak demir" çeşidi kullanılır.
Yumuşak demir, manyetik alanı daha güçlü kılar.
Sebe Suresi'nin 10. ayetinde bildirilen 
"ve ona demiri yumuşattık"
ifadesi uydu ve radar teknolojilerinde kullanılan yumuşak
demire işaret ediyor olabilir. (Doğrusunu Allah bilir.)
Günümüzde kullanılan görüntüleme radarlarıyla yeryüzü her an taranmakta ve Dünya'da meydana gelen değişiklikler izlenmektedir. Bunun yanı sıra, dağlar, buzullar ve denizler gibi yeryüzü şekilleriyle, insan yapımı ev, köprü ve araba gibi cisimler hakkında da veri toplanmaktadır. İleri teknolojinin bu işleyiş şekline ve yapım malzemesine, bundan 1400 yıl önce Kuran'da dikkat çekilmiş olması, Kuran'ın geçmiş ve geleceği tek bir an olarak yaratmış ve zamandan münezzeh olan Rabbimiz'in vahyi olduğunu göstermektedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder